-
Walter’s Coffee: Kriminal durum yok merkez!
Mekan.com Kahve Kulübünün 4. etkinliği için Walter’s Coffee’deydik. Buranın ününü duymayan kalmadı değil mi, sosyal medyada çokça eleştirilen, çokça beğenilen, turistlerin merak edip Moda sokaklarını arşınladığı kahve dükkanı burası. Konseptiyle o kadar konuşuldu ki kahveleri hakkında yazılanlar çok önemsiz kaldı birden. Öncelikle şu kadarını söyleyebilirim ki ben bir cortado sipariş ettim ve memnun kaldım. Kenya çekirdeklerinden yapılmıştı. Çok çok iyiydi demeyeceğim ama memnun kaldığım bir kahve oldu. Etkinlikte chemex’de demlendi. Chemex pek sevmiyorum çünkü bana fazla soğuk geliyor ama doğru bir demleme olduğunu çok yakından gördüm. Bunda da Ethiophia Limu çekirdek kullanıldı. View this post on Instagram A post shared by @stilika Walter’s İstanbul’un ortasında narkotik temasıyla kocaman bir kahve…
-
Kahve Tadımına Devam: Private Reason Bebek
Mekan.com Kahve Kulübü bir süredir kahve tadımları düzenliyor ve kulübün üçüncü etkinliği için Bebek’te açılan Private Reason’da buluştuk. “Mahallenin Gurme Kahvecisi” mottosuyla anılan mekanın kurucusu Vardar Bey uzun yıllardır reklam sektöründe. Belki de bu yüzden ilk olarak take away bardakların tasarımı dikkatimi çekti. Genellikle kahve dükkanları tek bir bardak tasarımını benimsiyor ve hemen her third wave kahveci kendine bir renk seçiyor. Burada ise desen desen take away’lar çok tatlıydı doğrusu. Mekan.com Brand Manager’i Hülya Hanım’ın kahvenin tarihçesine dair kısa bir sunum da gerçekleştirdiği toplantı aslında güzel bir öğleden sona buluşması olarak geçti. Private Reason farklı bir konsept deniyor. Burada sadece kahve ve kahveye dair şeyler yok. Çapata ekmeğiyle yapılmış sandviçler,…
-
Ada’dan Moda’ya Bir Kahve Yolculuğu: Ben Coffee Roasters
Dün Moda’da iki hafta önce açılan Ben Coffee Roasters’ı keşfe gittim. Yeni nesil kahvecilerin açılmasına bu kadar sevinen bir ben miyim bilmiyorum. Üçüncü dalga kahve aslında yepyeni bir gusto… Kahve deyip geçmemek gerekiyor. Önceden çeşitli çiftliklerin kahveleri bir araya toplanıp çuvallara konup Brezilya, Yemen, Kenya, Endonezya diye total bir şekilde ihraç edilirken artık çiftlikler kahvelerini single origin halde ve tıpkı değerli şaraplık bir üzüm gibi pazarlıyor. Her kahvenin kendine has aroması, asit ve gövdesi tek tek analiz ediliyor işin uzmanlarınca ve nihayet artık kahve bizim için de kafein içeren, uyarıcı bir içecek olmaktan çıkıp bir tasting deneyimine dönüştü. Uzun bir girizgah oldu değil mi? Neyse biz Ben Coffee Roasters’a dönelim. Mekanın…
-
Özlem Mekik Doğum Günü Organizasyonu
Lezzet ve mekan yazmaya başladığımdan beri pek çok kez düzenlediği etkinliklere katıldığım Özlem Mekik’e sürpriz bir doğum günü yapılacağını öğrenince hemen katılabileceğimi söylemiştim. Hatta öyle ki karaoke yapılacak dendiğinde sırf bu gecede bir tuzum olsun diye karaoke yapmaya bile ikna oldum. 🙂 Lezzet yazarı, Ziyade Fasıl’ın sahibi ve executive şef Özlem Mekik’in sürpriz doğum günü için Fatma Samsa Yılmaz Tarçın Events’in daveti ile Ramada Hotel Asia’da toplandık. G katında toplantı salonlarının bulunduğu katta özel davetler için düzenlenmiş salonda şık düzenlenmiş masalar ve Aysfelt’in geceye özel hazırladığı rengarenk keçe güller karşıladı bizi. Özlem Mekik’in gelişiyle doğum günü de başladı. Her masayı tek tek geçen Özlem Hanım her zamanki gibi neşe dolu…
-
V-Zug’un Mutfak Kraliçesi
Geçtiğimiz hafta V-Zug’un Fenerbahçe’deki mağazasına iftara davetliydik. Hani mutfak ekipmanları satan mağazaların vitrininde hepimizi hayranlıktan cama yapıştıracak güzel bir mutfak olur ya, hah işte o mutfakta, tezgah kenarında oturarak hem V-Zug markasını tanıdık, hem de Türkiye’nin ilk kadın masterchef’i Sedef Kıvanç‘ın buhar teknolojili fırında hazırladığı enfes yemeklerin tadına baktık. V-Zug 102 yıl önce İsviçre’de galvaniz işletmesi olarak kurulduktan bir kaç yıl sonra çamaşır kazanları ile ev teknolojleri alanında istikrarlı bir büyüme sağlamış ve Ar-Ge çalışmalarını sürekli buhar teknolojisi ile minimum enerji tüketimli ev gereçleri üzerine yoğunlaştırmış. V-Zug’da galvaniz bir çamaşır kazanı da gördük ve Bingo! BU antika hala çalışıyormuş. V-Zug’da son teknoloji ev gereçlerini de inceleme fırsatı bulduk. Kıyafetler için…
-
Deraliye’de İftar
Ramazan’ın ilk haftasında hem iftar açmak hem de executive şef Ayvaz Akbacak’ın doğum gününü kutlamak için Sultanahmet’te yeni açılan Deraliye Restaurant’ta buluştuk. Ramazan sofralarına en çok yakışan tat Osmanlı yemekleri değil midir? Değişik kokularıyla bizi baştan çıkran reçeller, Medine hurması, pastırma, zeytin ve tabi ki tereyağlı pidelerle iftara sade olduğu kadar da geleneksel bir başlangıç yaptık Deraliye Restaurant’ta. Ardından, ekşili yaprak sarma, humus, abagannuş ve Çerkes tavuğu tattık. Bu geleneksel ve özel lezzetler rastgele değil Osmanlı saray mutfağına bağlı kalarak hazırlanmış. Tattığımız menünün Kanuni Sultan Süleyman’ın oğulları için verdiği sünnet ziyafetiyle aynı olduğunu öğrendik. Yani bu mutfakta geçmişi neredeyse 500 yıla dayanan bir araştırma ve emek var. Osmanlı mutfağı çok…
-
Bu kitap aşkla doyurur diyorlar…
-Bu akşam yemekte ne var hayatım? -Kuşkonmaz çorbası, patlıcan çanağında karides güveç, dana carpaccio. Tatlı olarak da limon kremalı trileçe… – Demek ki dışarıda yiyoruz. Yo hayır değil. Bu yemekler evinizde kolayca hazırlayabileceğiniz türden yemekler. Nasıl oluyor bu? Özlem Mekik’in Alfa Yayınları’ndan çıkan “Özlem Mekik ile Günümüz Lezzetleri” isimli kitabı sayesinde oluyor. İşte dün bu kitabın lansmanındaydık. Özlem Mekik, ortağı olduğu Ziyade Fasıl’da dostlarını eğlenceye doyurduğu bir lansmana imza atarak kitabını tanıttı. Şimdi Özlem Mekik’i biraz anlatmak gerekir bilmeyenlere. Ben de çok iyi tanımıyorum aslında. Ziyade Fasıl’ın sahibi kimliğiyle İstanbul’un eğlence hayatında yeri olan bir işletmeci, aynı zamanda executive şef, aynı zamanda Ayvaz Akbacak ile çok tatlı gastro şovlara imza…
-
Karaköy’de Bir On Off
Bundan bir kaç yıl önce Karaköy’de küçük bir balıkçı dükkanı keşfetmiş ve şaşırmıştık. Öyle sota bir yerdeydi ki ‘burası tutar mı’ falan derken bugün bayağı bayağı bilinen bir yer oldu. Yok yok balıkçı anlatmayacağım da Karaköy’ü İstanbul’un halihazırdaki alternatif check-in point’i olarak gören işletmeciler, “yahu buradan bir cacık olmaz” denilen Karaköy aurasını çok güzel “gördüler” ve peş peşe yeni noktalarda bildirimlerde bulunmaya başladı insanlar. Ben de geçen akşam Melih Doğan’ın davetiyle Karaköy’ün yeni mekanı On-Off‘a giderken Kemankeş Caddesi’nden ne zamandır geçmediğimi anladım. Burası başka türlü bir çekim merkezi olmuş. Bir tarafta Tophane nargilecileri var, diğer tarafta başka bir dünya. Aman nazar değmesin. On Off çok güzel olmuş. burası iş yapmaz diye…
-
Palivor Çiftliği Artık Nişantaşı’nda
Daha önce Bebek mağazasını yazdığımız Palivor Çiftliğinin bir şubesi de Nişantaşı Reasürans Çarşısı’nda açıldı. (Bebek Mağazası yazımızı buradan okuyabilirsiniz.) Tabi ki mutfakta yine şef Haldun Tüzel var! Bugün Özlem Mekik ve HaldunTüzel’in davetlisi olarak Palivor Nişantaşı’ndaydık ve tamamen çiftlik ürünlerinden oluşan çok güzel bir kahvaltı yaptık. Her biri şekersiz olarak hazırlanan reçeller, inek tereyağı, keçi kaymağı, meşe balı ve özel Palivor şarküteri ürünleri ile şehrin ortasında çiftliği hissettik. Palivor harika bir kahvaltı mekanı ve Nişantaşı mağazasında oturma grupları daha geniş, burası tamamen açık alandan oluşuyor. Kahvaltı sonunda Haldun Bey bize 300 yıllık Palivor Çifliği’ni tekrar anlattı. Palivor’un 300 yıl önce yaşamış bir papazdan yadigar kaldığını böylece öğrenmiş olduk. Ta o zamandan…
-
W Lounge Teras’da Akşamüstü
Burası bir cabana. Yani gizli bahçe. Tam da yaz yaklaşırken burayı keşfetmek çok iyi oldu çünkü İstanbul’un yaz sıcağında akşam üstü biraz serinlemek ve şehrin gürültüsünden uzaklaşmak için W Lounge Terrace tam da şehrin ortasında eşsiz bir alternatif! Beşiktaş Akaretler’de bulunan W Hotel’in bu serin ve gizli bahçesinde muhteşem kokteyller tatmak mümkün, armutlu kokteyli özellikle öneririm. Alkol almayanlar için de çok güzel kokteyller dizayn ediyorlar burada. İyi karıştırılmış, deyim yerindeyse yağ gibi akan serinletici lezzetler bunlar. W Lounge Terasta rahat oturma grupları ya da masaları tercih edebilirsiniz. Nargile de seçenekler arasında. W Hotel’in odalarına bakan kısımda da çardaklar var ve Akaretler mimarisinin içinde kendinizi sanki deniz kıyısında bir otele…
-
Beşiktaş’ta kahve: Moloko
Beşiktaş Ihlamur Caddesi’nde açılan Moloko’ya bir öğleden sonra gittim. Doğrusu İstanbul’da Third Wave kahve dükkanları kadar beni mutlu eden mekan açılışı az. Alelade kahve sunumlarına ve kahve zincirlerine karşı bir bir alternatif oluşturan Third Wave (üçüncü dalga) kahveciler şehirde en taze kahveleri bulmak için en iyi mekanlar. Ben de bu beklentiyle gittim. Moloko adı başta biraz garip gelse de bu ismin bir Rus kahve firmasına ait olduğunu öğreniyoruz. (Moloko Rusça süt demekmiş.) İsim hakkını alarak kahve konseptlerini buranın damak tadına göre değiştirmişler. Bu da Moloko’yu third wave isminden uzaklaştırıyor tabi. Ancak konsept olarak bir zincir havası da vermiyorlar, bu biraz kafa karıştırıcı olsa da yakında Ataşehir ve Maltepe’de yeni şubelerinin…
-
Ambiyans Şarap Evi
Beyoğlu, Tünel, Asmalımescit…İstanbullu olup da buraları sevmiyorum diyen var mı acaba? Her ne kadar şehir büyüse de, yeni yeni lokasyonlar gündeme gelse de İstanbul’u İstanbul yapan bazı semtler var. Buralardada şehrin ruhu yaşar… Güzel bir bahar akşamı Tünel’de Ambiyans Şarap Evi’ne konuk olduk ve Trakya şarapları tattık. Tadımda her şaraba bir nota verilmişti ve adeta bir porte üzerinde tüm notaları tek tek denedik. Beyaz şaraptan kırmızıya uzanan müzikli yolculuk güzeldi. Tabi bu satırların yazarı bir şarap uzmanı değil. Yine de iyi soğutulmuş bir rose şarabın ve havalandırılmış bir shiraz’ın kıymetini bilir. Ben de en çok tanıdığım şarapları beğendim doğal olarak. Şarap tadım etkinlikleri zor etkinlikler. Çünkü şaraptan anlamak gerekiyor ve…
-
Cadde’de Gastropub: Draft
Geçtiğimiz Cuma günü parti havasında bir davetteydik. Executive şefler Özlem Mekik ve Ayvaz Akbacak’ın birlikte süper bir projesi var. Sosyal medyada ‘Bi Mutfak İki Şef’ olarak izleyebileceğimiz bu esprili ve keyifli birliktelikle çok güzel organizasyonlara imza atıyorlar ve blogger’lar için gerçekten ufuk açıcı ortamlar sunuyorlar. Şehrin güzel mekanlarını da onlarla birlikte deneyimliyoruz. Geçen Cuma günü etkinliği de Bağdat Caddesinde yeni açılan Draft Gastropub’daydı. Yemek değil tadımlıkların sunulduğu bu gecede hem şef Sedat Tosun ve ekibinin özenle hazırladığı yeni lezzetleri tattık, hem de mekan konseptiyle ilgili bilgilendik. Ama hepsinin ötesinde çok eğlendiğimiz, haftanın stresini attığımız bir gece oldu. Draft Gastropub, yıllardır Cadde’de hizmet veren Cafe Cadde’nin üst katında. İşletmecisi aynı. Burada…
-
Meyhane İhmale Gelmez..
Aslında ihmal etmedim de bir türlü yazıya başlayamadım desem… Sevgili gezginnerede.com Evrim İncesu’nun davetiyle Asmalımescit’in dar sokaklarından geçerek Şehbender 14’te çok güzel bir akşam geçirdik geçenlerde. Doğrusu gergin bir günün sonuydu ve ufak bir blogger grubu olarak toplandık. Bu sefer tadım bir yana blogger arkadaşlarla sohbet daha fazla ön plandaydı. Eh zaten meyhaneye de muhabbet yakışır değil mi? Meyhane gerçekten de ihmale gelmeyecek bir mekan. Müdavim olur da bir süre gitmezseniz meyhane küser. Meyhaneci de müdavimini arar. Hatta diğer müdavimlerin bile gözleri arar sizi bir süre sonra. Çünkü diğer yeme içme mekanlarından farklıdır meyhane denilen mekan. Burada meyle ney, hüzünle mutluluk, muhabbetle suskunluk bir arada yaşanır. Hem de aynı anda……
-
Kalamış’ta Yeni Türk Mutfağı
Bazı yemekler gibi bazı yazılar da soğutmaya gelmez. O yüzden vakit geçirmeden Çarşamba akşamı Wyndham Grand Istanbul Kalamış Marina’da bulunan Ouzo Roof Restaurant’taki etkinliğimizden bahsetmek istiyorum. Yine executive şefler Özlem Mekik ve Ayvaz Akbacak moderatörlüğünde blogger’lar olarak bir araya geldik. Enfes bir gün batımı, enfes lezzetler ve sirtaki eşliğinde çok güzel bir akşam geçirdik hep birlikte. Ben “derdi olan” etkinlikleri çok seviyorum. Blogger’lar olarak bir yere davet edilmemizin pek çok sebebi olabiliyor. Kimi zaman bir yıldönümü, kimi zaman mekan tanıtımı, kimi zaman online itibar çalışması… Her gittiğim etkinliğin şifrelerini çözerek yazmaya çalışıyorum. Çünkü gerçekten bir mekana davet edildiğimizde, değişik ikramları tattığımızda aslında derdimiz yemek olmuyor. Sadece yemek o anda yazacağımız yazıya…
-
Develi Florya
Baştan itiraf etmeliyim ki kebap benim için çok özel bir yiyecek. Yani öyle ‘canım kebap çekti hadi şu lokantaya gireyim de kebap yiyeyim’ diyemeyen biriyim. Belki bu yüzden kebap keyfini de hep Güneydoğu gezilerime ertelerim. Mesela 4 yıldır patlıcan kebabı yemedim. Neden, çünkü dört yıldan beri Diyarbakır’a gitmedim. İstanbul’da davetler dışında kebapçıya gitmeyince elbette en başta Develi Florya’daki etkinlik fazla cazip gelmedi. Ama uzun süredir dışarı çıkmadığımdan ve blogger dostlarımı da özlediğimden executive şefler Özlem Mekik ve Ayvaz Karabacak’ın Develi Florya’daki etkinliğine katılmaya karar verdim. Blogger etkinlikleri genellikle 10-15 kişilik gruplarla yapılıyor ancak Florya Develi’de blogger listesi 150 kişilikti. “Acaba bizi nasıl ağırlayacaklar, şimdi herkes fotoğraflar çeken, sürekli yemeklerin adını…
-
Palivor’da Kahvaltı
Hafta içi güzel bir kahvaltıya engel değil ki! Cem Karakuş’un davetiyle daha önce de blogger etkinliğinin yapıldığı Palivor Çiftliği’nin Bebek’te yeni açılan mağazasına gittik bu hafta. Mağaza diyorlar da burası sadece çiftlik ürünlerinin satıldığı bir market ya da şarküteri değil. Çok şık, çok leziz, çok çizgi üstü bir yeme içme mekanı aynı zamanda. Üstelik yeri de çok kolay. Bebek Parkı’nın karşısında Lucca’nın sokağında yer alıyor. Palivor Çiftliği Bebek Mağazası’na giderken aslında nelerle karşılaşacağımı az çok biliyordum. Çünkü nefis sosisinden, tam bir seyirlik şölen olan merengden ve gizli hazine sufleden bahsedilmişti. Tabi ki Palivor’da bunların hiç de abartılmadığını gördüm. Kırklareli Demirköy’de Istranca Dağları’nın eteklerindeki tarihi çiftlik bundan bir kaç yıl önce…
-
Ataşehir Bebek Balıkçı’da Lezzet Buluşması …
Geçtiğimiz Cumartesi günü bimutfakikisef.com kurucusu ve Sofra Dergisi yazarı Özlem Mekik’in davetiyle Batı Ataşehir’deki Bulvar 216 AVM’de açılan Bebek Balıkçı’da akşam yemeğindeydik. Antalya’dan Nursevin Hanım da İstanbul’daydı ve geceye O da katıldı. Onun dışında kimler yoktu ki, Gezginnerede, Pilli Bebek, Arenandfamily, Lezzet Pusulası, Gezen Ayaklar ve Oya’s Cuisine de bu güzel gecenin eşlikçilerindendi. Batı Ataşehir’in İstanbul’un içinde başka bir İstanbul aslında. Gerçekten yeni nesil bir emlak anlayışı var burada. büyüyen bir finans merkezi aynı zamanda da. Böyle olunca burada her geçen gün yeni bir mekanın açılışına şahit oluyoruz. Ataşehir Bebek Balıkçı’da Bulvar 216 AVM’de yerini alarak bu furyayı kaçırmayanlardan. Bebek Balıkçı Bebek sahilinin alamet-i farikalarından yıllardır… Ertuğrul Karabulut’un balık lokantası…
-
Vardar Terrace
Taksim Sıraselviler’de sonradan otele dönüştürülmüş bir aile apartmanı. Sakin, temiz. 6. kata kadar asansörle çıktıktan sonra bir kat daha çıkıyoruz ve İstanbul Boğazı’nın eşsiz manzarasına bakan Vardar Terrace’dayız. Zomato tadım etkinliğinde bir araya geliyoruz. Her şey çok şık, manzara harika. Başlayalım! Zomato’nun pek konuşkan 🙂 ve samimi organizatörleri masa düzenine katkıda bulunmuşlar. Bardak altları, isim etiketleri her zamanki gibi hazır. Bizi de onlar ve Vardar Terrace’ın güler yüzlü işletmecisi karşılıyor. Bu akşamki etkinlik tadım etkinliğinin yanı sıra bir tabak süsleme etkinliği… Gerçi yemeğin akışı içinde tabak süsleme work shop’u gerçekleşmedi ama şef Hüseyin Durukan’ın özel olarak hazırladığı menünün tadına bakma fırsatı yakaladık. Öncelikle una bulandıktan sonra fırınlanmış sebze cipsleri…
-
Akdeniz Hatay Sofrası
Sevgili Keşif Perisi’nin haberdar etmesiyle bu sabah Akdeniz Hatay Sofrası’nda çok güzel bir kahvaltı etkinliğine katıldık. Blogger arkadaşlarımızla birlikte saat 09:00’da Aksaray’da bulunan restaurant’a gittiğimizde gerçekten çok zengin donanmış bir kahvaltı sofrası bizi bekliyordu. Sofrada salam, sucuk gibi hemen her mekanda bulunan klasik kahvaltı tatlarının dışında yöresel lezzetlerle karşılaşmak beni çok sevindirdi. Hatay’ın kültürel zenginliği sofrasına da yansımış. Kahvaltıda zahterli halhali zeytin, muhammara, humus, katıklı ekmek, biberli ekmek gibi lezzetleri tatma imkanımız oldu. Katıklı ekmek çok lezizdi. Biberli ekmeği belki Mersin usulüne alıştığım için çok beğendiğimi söyleyemem. Ancak inceliği ve lezzeti ile denenmesi gereken bir yiyecek. Özellikle vejetaryenler için lahmacunun yerini tutabilir. Manda kaymağı ile sunulan Yayladağı petek balı da…