Vardar Terrace
Taksim Sıraselviler’de sonradan otele dönüştürülmüş bir aile apartmanı. Sakin, temiz. 6. kata kadar asansörle çıktıktan sonra bir kat daha çıkıyoruz ve İstanbul Boğazı’nın eşsiz manzarasına bakan Vardar Terrace’dayız. Zomato tadım etkinliğinde bir araya geliyoruz. Her şey çok şık, manzara harika. Başlayalım!
Zomato’nun pek konuşkan 🙂 ve samimi organizatörleri masa düzenine katkıda bulunmuşlar. Bardak altları, isim etiketleri her zamanki gibi hazır. Bizi de onlar ve Vardar Terrace’ın güler yüzlü işletmecisi karşılıyor. Bu akşamki etkinlik tadım etkinliğinin yanı sıra bir tabak süsleme etkinliği… Gerçi yemeğin akışı içinde tabak süsleme work shop’u gerçekleşmedi ama şef Hüseyin Durukan’ın özel olarak hazırladığı menünün tadına bakma fırsatı yakaladık.
Öncelikle una bulandıktan sonra fırınlanmış sebze cipsleri ve dip soslar geldi. Sebze cipslerinin içinde kereviz, pancar, havuç, kabak vardı. Kıtır kıtır olmasına rağmen doğrusu tüm cipslerin tadı birbirinin aynıydı. Dip soslarla bir anlam ifade edecek gibi görünse de pek öyle olmadı. O yanık ve yağ tadı cipslerde çok baskındı. Krema, peynir, yoğurt ve baharatlarla tatlandırılmış soslar genel olarak güzeldi, özellikle rokfor dip sos keskin ve özgün bir tada sahipti. Ancak kızartmalar iyi olmayınca soslar da gereken değeri bulamadı sofrada.
Sunumunu beğendiğim kanepeler zarif ve tam atıştırmalıktı. Labneli, ıspanaklı krep bu atıştırmalıkların içinde en güzeliydi diyebilirim.
Vardar Terrace etkinliğinde tavuklu, mantarlı, peynir kızartmalı salatalar da ikram edildi. Çubuk şeklindeki tavuk etlerininden gelen patlamış mısır kokusu hoş bir sürpriz oldu. Doğrusu salataların içinde en çok tavuklu olanı beğendim.
Ana yemek olarak gelen yufkaya sarılı köfte ve pilav, klasik bir sunuma sahipti. Köftenin kuru olmamasını ve körili pilavın tane tane kıvamını beğendiğimi söyleyebilirim. Ancak doğrusu köftenin tadı çok da özel değildi, her yerde yiyebileceğimiz bir lezzetteydi. Ana yemeğin yanında ikram edilen acukaya özellikle değinmem gerekiyor. Gerçekten çok kaliteli bir biber salçasından yapılmış, peynirle zenginleştirilmiş özel bir lezzetti. Galiba gecenin en beğenilen sosu da bu acuka oldu.
Ana yemekle gelen börek sepetinde de muska böreği, sigara böreği ve etli börek vardı. Bu börekler de tam kararında pişmişti ve etli börek çok lezzetliydi.
Son olarak meyve kokteylleri ve kızarmış dondurma sunumu yapıldı. Normalde karameli hiç sevediğim halde tatlının üzerindeki nar tanelerinin karameli hafiflettiğini ve ferahlattığını hissettim. Doğrusu nar taneleri biraz daha fazla olsaydı buna hiç bir itirazım olmayacaktı.
Yemek yerken şef Hüseyin Durukan’da gelerek yemekleri ve kullandıkları malzemeleri anlattı. Uzun yıllar Dedeman Otel’de çalıştıktan sonra emekli olan deneyimli aşçı tüm malzemelerin özel olarak seçildiğini, her şeyin yöresinden getirildiğini söyledi.
Sade masa düzeni, rahat sandalyeleri, ferah atmosferi ile Vardar Terrace, öğle ve akşam yemekleri için iyi bir seçenek. Her şeyden önce çok sakin bir mekan. Özel toplantılar, grup yemekleri ve iş yemekleri için ideal. Arka terasta sigara içme alanı da bulunuyor.
Aslında Vardar Terrace geçtğimiz yıl otelin kahvaltı salonu olarak dizayn edilmiş. Uzun yıllardır otel işletmeciliğinde uzmanlaşmış aile önce restaurant fikrine çok karşı çıksa da genç ve girişken bir aile üyesi buranın restaurant olabileceğine ikna etmiş onları. Abartıdan uzak, malzeme kalitesine önem verilen ve her şeyden çok temizlik konusunda titizlenilen bir mekan haline getirmiş.
Vardar Terrace aslında genel olarak bir etkinlik mekanı olarak da değerleniriliyor. Doğum günleri, grup yemekleri için özel menüler belirlenebiliyor. Bu konuda katı kuralları olmayan, esnek ve sıcak bir anlayışla hereket etmeyi daha doğru bulduklarını da belirttiler.
Zomato’ya ve Vardar Terrace’a bu tadım etkinliğini düzenlediği için teşekkürler. Etkinlik fotoğraflarını sosyal medyada #zomatoetkinlik ve #vardarterrace hashtag’leri ile takip edebilirsiniz.