Yirmibir Ocakbaşı

İstiklal Caddesi’nin tarihi pasajlarından olan Hazzopulo Pasajı’ndaki Yirmibir Ocakbaşı, kaliteli ocakbaşı isteyenler için keyif dolu dolu bir atmosfer sunuyor.

1850’lerde yapımına başlanan Hazzopulo (Hakopulo) Pasajı zamanın en şık mağazalarına ev sahipliği yapmış. Ahmet Mithat’ın evi ve ofisi de bu pasajdaymış ve İttihatçıların buluşma mekanıymış. Hatta Ahmet Mithat’la Namık Kemal burada yakalanarak sürgüne gönderilmişler.

Uzun yıllar içinde çeşitli dükkanların yer aldığı bu pasaj üç adet kagir binaya da ev sahipliği yapıyor. Geçit şeklinde hem İstiklal’e hem de arkadaki oteller caddesine açılan girişleri mevcut. Bir kaç yıldır adı çk fazla değişti, Danişment Hanı ya da Han geçidi olarak da biliniyor ama ben Hazzopulo adını hepsinden daha çok tercih ediyorum. Zaten şu anda da bu isimle anılıyor.

Bugün Hazzopulo Pasajında çayevleri, kitapçi gibi gençlerin çok ilgi gösterdiği bir kaç mekan açılmış durumda. Burada yer alan 21 Ocakbaşı ise gerçekten Hazzopulo’ya değer üstüne değer katmış.

Yirmibir’de bahçe, üst kat ve ocakbaşında oturma seçenekleri mevcut. Üst kat daha çok kış buluşmaları için uygun. Ateş tuğlası duvarları ile şık bir atmosfere sahip üt kat sade bırakılmış.

Ocakbaşında oturarak da kebabınızı içebilir ve içkinizi yudumlayabilirsiniz. Biz pasaj avlusunda oturmayı tercih ettik.

Yirmibir’de humus, acılı ezme, atom, haydari gibi mezeleri tattık ve hepsinden de çok memnun kaldık. Kullandıkları zeytinyağı mezelere inanılmaz bir rayiha veriyor. Atom’u özellikle tavsiye ediyorum. Acısıyla tam bir iştah açıcı. Çoban salatanın da hakkını verdiklerini söylemeliyim.

Kebap olarak çöp şiş ve Adana’nın tadına baktım. İkisi de çok başarılıydı. Çöp şiş yumuşak ve iyi pişmişti. Ağızda sakızlaşmıyordu. Adana’da da çok iyi bir harç kullandıkları belli oluyor. Kebaplar ağızda donmuyor, lezzetleri ile geleneksel kebap kültürünün devamcısı olma iddiasını koruyor. Diyarbakır usulü ciğer şiş, küşleme, beyti, yoğurtlu ve patlıcanlı kebap da deneyebilir ya da üç kişilik karışık kebap (fiyatı 100 TL) söyleyerek her şeyin tadına bakabilirsiniz. Ben et yemiyoum diyenler için vejetaryen kebap da var.

Servis çok hızlı ve samimiydi. Meyhane, ocakbaşı tarzı bir yerde bunu çok önemsiyorum nedense. Servis elemanlarının “kalender” olmasını bekliyorum sanırım. Becerikli, hızlı bir servis, doğru bir rakı servisi ile Yirmibir benden bir artı puan daha almayı başardı.

Mezeler kebaplar bir yana burada servis edilen kekikli lavaşa özel bir yer ayırmak istiyorum. “Yok böyle bir şey, olay olay” deriz ya işte bu lavaşta aynen bunları hissettim. Mezelere bandıra bandıra yemenin tadına doyum olmadı. Yani her şey bir yana sırf bu kekikli lavaş için bile yeniden gidilir.

Kebap sevenler için iyi kebap, meze severler için iyi meze. İstanbul’da İstikal atmosferinde bol sohbetli arkadaş buluşmaları için de iki kişilik yemekler için de Kebap 21’i öneriyorum.

Tatlı yemedim ve açıkçası tatlı seçeneklerinin ne olduğunu da sormadım. Ancak çay ve kahve de bekletilmeden geldi.

Kebap Yirmibir’de kebap çeşitleri 22 ila 27 TL arasında değişiyor. Mezelerin fiyatı da 9-12 TL aralığında. Hafta sonları rağbet gören bir mekan olduğu için rezervasyon yaptırmadan gitmemenizi öneririm.